29 Ağustos 2009 Cumartesi

O SES !

24 Ağustos 2009, Pazartesi sendromu yaşayarak kalktım yataktan. Biraz yorgun ve sabah sabah anlam veremediğim bir baş ağrısı. İsteksiz bir şekilde giyinip attım kendimi dışarıya. Hava bugün çok sıcak değil gibi. Sabah serinliği var ve bu serinlik biraz da olsa üzerimdeki miskinliği aldı. Yoğun bir iş temposu, sürekli bilgisayara bakmam gereken bir günün ardından, baş ağrımın daha da şiddetlenmesiyle akşamı zor ettim. Kendimi eve attığımda başım "zonk"lama biçiminde tabir edilen şekilde ağrıyor. Eşim geldiğinde yemeği yedik ve hemen ilaca sarıldım. Nispeten hafifleyen başağrımla bir kaç saat televizyon başında zaman geçirdim ve daha fazla dayanamayarak yattım. Amacım deliksiz ve rahat bir uyku çekmek. Bunun için herşey hazır. Pencereyi açık bırakıp, odanın serinlemesi sağladım ve uykuya daldım...
-
O da ne!!! Bir gürültü, ama nasıl bir gürültü. Fırladım yatakta, önce bir anlam veremedim. Biraz sonra kendime geldiğimde gürültünün davul sesi olduğunu anladım. Tahmin etmeliydim. Ramazan davulcusuydu bu! Ramazan başlayalı bir kaç gün olmuştu ve "bu sene sanırım kurtulduk" düşüncesiyle bu gürültüyü duymamıştım. Fakat o gece; benim uykuya en hasret olduğum ender gecelerden birisinde hain davulcu, sanki davulu kulağımın dibinde çalıyordu. İnatla davul vurdukça vuruyor, araba alarmlarını çaldırıyordu. Uykumun bölümesi ve o geceyi bana zehir eden hain davulcuya sevgilerimi! yolluyorum.
-
Bir ramazan adeti olan, sahurda davul çalma olayına şiddetle karşıyım. Bu adet Osmanlı döneminden bizlere kalmıştır. O günlerde alarma denen birşey olmadığından insanlar uykuya daldığında sahurda uyanamıyorlarmış. Bu nedenle davulcular o günlerde sahurda çıkarlar ve insanları uyandırırlarmış. Fakat bana göre misyonun tamamlamış olan ramazan davulcularının günümüzde yasaklanması taraftarı olanlardanım. Şuan sadece rant kavgasına dönüşüp başka hiçbir işe yaramadıklarını düşünmekteyim. Günümüz şehir yaşantısında bir eziyet olmaktan ileri gitmeyen ramazan davulcuları, bana göre haybeden para kazanılan ve insanları rahatsız eden bir meslek.
-
Şimdi bana karşı çıkanlarda olabilir. Şöyle düşünelim; bebekleri olan ve ilk katta oturan bir aile. Zor bela bebeklerini uyutup, oruç için yemeklerini erken yiyip yattıklarını düşünelim. Sabah erken kalkıp işe gidecekler. Zaten deliksiz bir uykuya hasretler. Bebek tamda mışıl mışıl uyurken, birden davulcunun sokaktan geçtiğini ve o davul sesinin uyuyan çocukta yarattığı endişeyi ve uyanıp ağlamaya başlayınca, ailesinin tekrar bebeklerini uyutmaya çalışıp, gecelerinin berbat olması. Bu şekilde mağdur olan birkaç aile tanıyorum. Yaşlı insanlar, oruç tutmayanlar, oruç tutamayanlar, hasta insanlar vb. Herkez sahurda uyanmak zorundamı kardeşim? İsteyen kurar saatinin alarmını, uyanır yer yemeğini yatar. Sonuç olarak ramazan davulcusuna ve bu gürültü kirliliğine gerek yok diye düşünüyorum.
-
İnternette bir yorum okudum ve çok güldüm. Ramazan davulcusu şöyle tanımlanmış:
"Çıkarttığı gürültüyle araba alarmlarını harekete geçiren kişidir. Davul çalmanın dini bir gerekliliği olmadığından bahşiş almaya geldiklerinde evde yokmuş gibi davranılmasında sakınca yoktur"
-
Haklımıyım? Haksızmıyım?
Cenk

2 yorum:

  1. 4 sene önce bir imamın ''Peygamberimiz yaşasaydı Jeep'e binerdi , zamanında en iyi develere binermiş'' lafından sonra Ramazan davulcusunun önemi bu bünyede 3 kat daha artmıştır !

    Nasıl ki oruç tutmayan , çocuğu olan veya hastalık sahibi insanları rahatsız etmek bir gelenekse , gecenin köründe don atlet inip kaptığın bir zurna ile peşinden takılası da gelmiyor değil davul kafalı abinin ...

    Rahatsızlık kelimesinin gece versiyonudur davul 11 ayın sultan of the dance misali ... Alarm var , ezan okuyan saat var ...

    Aman davulcusu eksik kalsın artık ...

    (not:iki düş kaçkınına selamlar)

    YanıtlaSil